"D" kelimesi Akdeniz ülkelerinin ayrıcalığı değildir. Avrupa'daki kadar yüksek sesle konuşulmuyor ve tonlar o kadar alarm verici değil ama Uzak Doğu'da bile dikkate değer finansal istikrarsızlıklar var. Öyle ki, Reuters'in aktardığı Çin kaynaklarına göre, Pekin hükümetinin 400 milyar dolarlık bir borç geri ödeme planı var ki bu, AB'nin kurtarma fonu olan EFSF aracılığıyla tahsis ettiği meblağdan biraz daha az.
Çin'in ABD'nin en büyük alacaklısı olduğu ve yıllardır dünyanın geri kalanıyla tasarruf bolluğu yaşadığı düşünülürse, bu haber şaşırtıcı gelebilir. Yine de, merkezi hükümetin mali durumu mükemmelse, 10 trilyon yuan (yaklaşık 1.500 milyar dolar) borçla ezilen Çin yerel yetkilileri de öyle değil.
2008 yılında krize yanıt olarak geliştirilen teşvik paketi, ulusal kredi kısıtlamalarını aşmak için bölgelere ve belediyelere hizmet eden oldukça şeffaf olmayan mali araçlarda patlamaya yol açtı. Pekin, 400 milyar değerinde zehirli menkul kıymetleri emen geçici şirketler yaratmak istiyor. Amaç: yerel yönetimleri borç sarmalından kurtarmak ve Merkez Bankası'nın ekonomiyi bir dizi iflasla çökertmeden faiz oranlarını yükseltmesine izin vermek. Plan, merkezi hükümetin ve devlet bankalarının borcun silinmesinden kaynaklanan zararların bir kısmını karşılamasını öngörüyor. "Dört Büyük" de işin içinde: Çin Sanayi ve Ticaret Bankası, Çin Bankası, Çin İnşaat Bankası ve Çin Tarım Bankası.
Fitch, Çin'in kamu maliyesinin bölgesel borç nedeniyle sorun yaşayabileceğini doğrulayarak, geçen ay yuan için görünümünü durağandan negatife revize etti. Ayrıca Standard & Poor's'a göre Çinli bankaların takipteki kredilerinin oranı önümüzdeki üç yıl içinde %5-10'a ulaşabilir.
