Genç Thais'nin dünyanın geri kalanındaki akranlarınınkinden çok da farklı olmayan bir hayali var: Kendi şirketlerini istiyorlar, girişimci olmak istiyorlar. Kısacası önemli de olsa bir şirkette memur olarak işe alınmak ya da kamu idaresinde çalışmaktansa kendi başlarına çalışmayı tercih ediyorlar. Bu arzunun yayılması, giderek artan sayıda öğrenciyi işletme dersleri sınıflarına çekiyor ve Tayland'ın üniversiteleri, özellikle Bangkok Üniversitesi gibi prestijli olanlar buna uyuyor.
Geçen yıl mezun olan Bangkok Üniversitesi öğrencilerinin %22'si kendi işini açtı, iki yıl önceki bu oran yalnızca %10'du ve uzmanlara göre bu eğilim artmaya devam edecek. Üniversitenin yönetim kurulu başkanı Petch Osathanugrah, "Bu küresel bir trend" diyor, "yeni nesil kendi işini yapmak istiyor ve gençken başarıya ulaşmak - ve bundan zevk almak - istiyor." "Taylandlı gençliğin diğer ülkelerden hiçbir farkı yok, hayaller aynı ve ebeveynler çocuklarının özlemlerini paylaşıyor" diye ekliyor.
Bununla birlikte, iş dünyasında başarılı olmak için, üniversite eğitiminin yalnızca rafine edip geliştirebileceği özel becerilere ihtiyaç vardır. Bangkok Üniversitesi rektörü Mathana Santiwat, "'Yaratıcı bir girişimcinin' nitelikleri tutku, cesaret, kendini geleceğe yansıtma yeteneği ve hayal gücüdür" diyor ve "üniversitemizde bu yeteneklere sahip olanlarla ilgileniyoruz, ayrıca işin çeşitli sektörlerinde somut deneyimler kazanma imkanı”.
Bu bağlamda üniversite, öğrencilerine çekici ve iyi ücretli stajlar veya stajyerlikler sunmak için birçok büyük şirketle yakın bağlantılar kurmuştur. En popüler iş projeleri arasında endüstriyel ürünler tasarımı, yaşlılar için yemek ve sağlık hizmetleri yer alıyor. 2012 yılında, girişimcilik becerilerine yönelik artan talep göz önüne alındığında, Bangkok Üniversitesi, ABD Babson Koleji ile birlikte, Amerikalı öğretmenlerin işbirliğinden ve iki Köyün öğrencileri için bir değişim programından yararlanan bir "Yönetim Yüksek Okulu" kurdu.
