Yılın ilk aylarında uluslararası döngüdeki toparlanma ve dünya ticaretindeki toparlanma beklentilerin üzerinde gerçekleşti. Asya'da daha canlı olan sanayi döngüsünün güçlenmesi, avro bölgesi ekonomileri de dahil olmak üzere çoğu ekonomiye yayıldı. İtalya'da da endüstri, art arda üçüncü yıldır nispeten canlı bir büyüme ile toparlanıyor. Uzun yıllar sonra İtalya'da endüstriyel üretimin Avrupalı ortaklarımıza benzer bir oranda büyümeye başlaması önemlidir.
İtalyan endüstrisinin talep tarafında toparlanmasının üç itici gücü var: otomobil endüstrisinin güçlü döngüsü, ihracatın canlanması ve vergi teşvikleri sayesinde makine yatırımlarının yeniden başlaması. Dayanıksız tüketim malları üreticileri için ve her şeyden önce şu anda İtalya'daki toparlanmanın gerçek yükünü temsil eden inşaat zincirine ait sektörler için durum daha az elverişli.
Beklentilerle ilgili belirsizlik unsurları, uluslararası para birimi senaryolarındaki değişikliklerden kaynaklanmaktadır. Şimdiye kadar, doların düşüşü çok çeşitli para birimlerine karşı gerçekleşti, ancak bazı ülkelerden, özellikle Asya'dan tepkiler göz ardı edilemez. Gelişmekte olan ülkelerin para birimlerinin değer kaybetmesi, efektif döviz kuru açısından avronun güçlenmesini artıracaktır. Ekonomik göstergeler, kısa vadeli beklentilerin olumlu yönde ilerlediğini gösteriyor. Sektörün büyümesi yılın ikinci yarısında daha geniş sektörleri kapsayacak şekilde devam etmelidir.
Bununla birlikte, ilerlemekte olan toparlanma, uluslararası talebin doğası gereği belirsiz kaderine hala fazlasıyla bağlıdır. En büyük riskler, Euro'nun daha fazla değer kazanması senaryosundan kaynaklanır ve ECB'nin 2018'in tamamı için genişlemeci bir politika sürdürmesi koşuluyla karşılanabilir.
