Super Mario Milan için yeterli değil. Rossoneri, Livorno sahasında beraberlikten öteye gitmedi ve evine neredeyse işe yaramaz bir puan getirdi. Allegri bir gün önce geri dönüş hayali kurmanın henüz zamanı olmadığını söylemişti ve gerçekler onu haklı çıkardı. Milan hala hasta ya da en azından iyileşiyor ve tamamen iyileşmek için Katanya'daki bir zaferden çok daha fazlası gerekiyor. Elbette Picchi maçında kurtarılacak şeyler de var, her şeyden önce Balotelli'nin performansı. Forvet nihayet tüm sınıfını göstermek için geri döndü, yine birçok gölge anından oluşuyor, ancak birkaç kişi gibi maçları etkileyebiliyor. Dün Mario iki gol atarak Bardi'yi mucizevi bir kurtarmaya zorladı ve belki de hala sallanan üst direğe uzaktan vurdu. Kakà da iyi iş çıkardı, diğeri maçı seviye oyunlarıyla süsleyebildi, ancak geri kalanı için işçi sınıfı oyununa sahip bir Milan ama ruhu yok. Livorno tüm bunları alıyor, çok değerli bir puan kazanıyor ve koçu Nicola'nın yedek kulübesini kurtarıyor.
Allegri, önceki gün yapılan tahminlere rağmen De Sciglio'yu yedek kulübesinde bıraktı ve yine de sağ bek Poli'ye odaklandı. Böylece Montolivo, De Jong ve Nocerino ortada kalırken, önde her şey onaylandı: Birsa, Kakà ve Balotelli oynuyor. Maç hemen alev alır ve Rossoneri 7. dakikada geçer. Kakà sol kanattan rakibinden kurtuluyor ve Super Mario'nun bir şekilde filelere attığı topu ortaya koyuyor. Yokuş aşağı bir akşamın başlangıcı gibi görünüyor ama öyle değil. Livorno tepki verir ve Milan'ı önceki gün hayal bile edilemeyecek kadar zor bir duruma sokar. 27. dakikada sol ayaklı bir şutla gol bulan Siligardi ile amaranthlar güzel ivmeyi somutlaştırıyor, ancak bunda tedbir olarak Abbiati'yi tercih eden Gabriel'in sorumluluğu da var. 38. dakikada Allegri, kas sorunu nedeniyle Birsa'dan "vazgeçmek" zorunda kaldı: Yerine El Shaarawy oyuna girdi. İkinci yarının başında, Rossoneri vites değiştirebilecek gibi görünüyordu ve Balotelli harika bir sağ ayakla neredeyse iki gol atıyordu ve Bardi bunu korner için geride bıraktı. Milan'ın golü olgun görünüyor ama Livorno'nun golü geliyor. 58. dakikada Zapata uykuya dalar ve Paulinho'nun gözlerinin önünden geçtiğini görür: Brezilyalı, Gabriel ile karşı karşıya gelir ve hiç hata yapmaz ve amarantları 2-1 öne geçirir. Allegri öfkelenir ve batan tekneyi Niang (Nocerino için) ve De Sciglio (Poli için) ile düzeltmeye çalışır. Ancak Balotelli her zaman her şeyi kurtarmaya özen gösterdi: 83. dakikada Bardi'yi ve tüm Picchi'yi üst köşenin altından kayan olağanüstü bir serbest vuruşla şaşkına çevirdi. Mutlu değil, 90. dakikada çok uzak mesafeden korkunç bir sağ ayaklı şutla neredeyse skoru 2-3'e getirecekti ama top üst direğe çarptı. Harika bir gol olurdu, ama belki de bu Milan için aşırı bir hediye olurdu. Krizden gerçekten çıktığını söylemeden önce hala yapacak çok işi olan bir ülke.
